24 milyon yıl önce Yeni Zelanda’nın güney kıyılarında yürüyüp yüzerek dalışlar yapan bu küçük penguen, günümüz penguenlerinin kanatlarının evrimine ışık tutan kritik bir keşif olarak öne çıkıyor.
Araştırmacılar, 1980’lerde 30 cm boyundaki bu penguenin fosillerini ilk kez ortaya çıkardı, ancak şimdiye kadar ki en küçük penguenlerden biri olmasına rağmen bu fosiller on yıllardır evrimsel bir gizem olarak kaldı.
Bir ekip fosilleri yeniden analiz etti ve bunların, daha önce bilinmeyen bir tür olan Pakudyptes hakataramea‘ya ait olduğunu keşfetti. Araştırmacıların 31 Temmuz 2024’de, Journal of the Royal Society of New Zealand dergisinde yayımlanan çalışmasına göre; Pakudyptes ismi, Māori dilindeki “küçük” anlamına gelen “paku” ve Yunanca “dalgıç” anlamına gelen “dyptes” kelimelerinin birleşiminden oluşuyor.
Yeni tanımlanan tür, penguen kanat evrimindeki önemli bir boşluğu dolduruyor çünkü omuz eklemleri günümüz penguenlerine, dirsek eklemleri ise soyu tükenmiş penguenlere çok benziyor.
Çalışmanın baş yazarı ve Japonya’daki Ashoro Paleontoloji Müzesi’nin küratörü Tatsuro Ando, yaptığı açıklamada şöyle dedi:
Pakudyptes, bu özelliklere sahip bilinen ilk fosil penguen olup, penguen kanatlarının evrimini anlamada ‘kilit’ bir fosil.
Ayakta durduğunda yaklaşık 30 ila 35 cm (11,8 ila 13,8 inç) boyunda olan P. hakataramea, yaşayan en küçük penguenler olan küçük mavi penguenler (Eudyptula minor) ve soyu tükenmiş en küçük penguenlerden olan Wilson’ın küçük penguenleri (Eudyptula wilsonae) ile yaklaşık olarak aynı boyuttaydı.
P. hakataramea fosilleri, 1987 yılında Güney Canterbury’deki Hakataramea Ocağı’ndan toplanan üç kemikten oluşuyor. Ekip, kalıntıların sanal 3D görüntüsünü oluşturmak için bilgisayarlı tomografi (CT) tarayıcılarını kullandı ve ardından bu kemikleri yaşayan penguenlerinkiyle karşılaştırdı, bu da araştırmacıların bu yeni türü yaşam ağacında nihayet bir yere yerleştirmesine olanak tanıdı.
Çalışmaya göre P. hakataramea, günümüz penguenleri gibi yüzme ve dalmaya uygun olan yoğun kemiklere sahipti. Kemiklerin içi boş olan kısmı (medüller boşluk) da genellikle sığ sularda zaman geçiren küçük mavi penguenlere benzerdi.
Çoğu fosil penguen, yaklaşık 1 metre boyutundadır. Bu yüzden bu küçük penguen; araştırmacıların, Oligosen dönemi (33.9 milyon ile 23.03 milyon yıl önce) sonunda ve Miyosen dönemi (23.03 milyon ile 5.3 milyon yıl önce) başlangıcında yaşarken penguenlerin nasıl çeşitlendiği hakkında daha fazla şey öğrenmesine de yardımcı oluyor.
Araştırmanın yardımcı yazarı ve Otago Üniversitesi Ağız Bilimleri bölümünde öğretim görevlisi olan Carolina Loch, yaptığı açıklamada şöyle dedi:
Penguenler, Geç Oligosen’den Erken Miyosen’e kadar hızla evrimleşti ve Pakudyptes, bu dönemden önemli bir fosil. Küçük boyutu ve benzersiz kemik kombinasyonu, modern penguenlerin ekolojik çeşitliliğine katkıda bulunmuş olabilir.
Kaynaklar ve İleri Okuma
- P. Pester. Meet ‘small diver’: One of the tiniest penguins ever discovered. (2024). Alındığı Tarih: 22 Ekim 2024. Alındığı Yer: Live Science | Arşiv Bağlantısı










